Ana içeriğe atla

Gökseli ki

Gökseli ki ilkokulda aşkımdı
Pilottu babası mesaisi havada
Jet hızıyla tanışık bir avuç türkten biri
Jet hızına aşık kızından daha fazla

Ben olsam satır koyardım kızımın adını
Ben koyardım bir de bizim kasap koyardı.
Benim aklımda bir çeşit çizgi, kelimelerin aktığı
Kasabın aklında bir çeşit cinayet silahı

Ya sesine aşıktım ya seline göğünün
Bende dandik bir han söylemesi bile dert.
Göklerden geliyorduk ama
Belki buydu beni çeken

İlkokul bir uzay gemisi
Klingonlular’ın arasında bir tek ben Spak

Onların aklındaki elma şeker
Ve kızların donunu görme fikridir.

Benim aklımdaki Hayat Ansiklopedisi
Ve Kim Kimdir?

Evlerden ırak çocukluğumda

Gökhan kim
Gökseli kimdir?

Yorumlar

No More Virgilius dedi ki…
Usta, "üç korner bir penaltı" nevinden, trilojiyi İLYAS Kİ ve GÖKSELİ Kİ'den sonra üçüncü şiirini yazıp tamamladığında sana şarap (vişne suyu da olabilir, 'biri' sahiplendi zaten bu benzetmeyi) ısmarlamayı teklif edeceğim.

Böylece tekrar görüşebilmemiz için Üç Nikah ve Bir Cenaze'yi beklememize gerek kalmaz :)
Gökhan dedi ki…
Tamamdır abi, ben en kısa zamanda bir "ki" daha bulayım o zaman :)
Gökhan dedi ki…
Oğuz ki olabilir mi acaba bu? neden olmasın...
polente dedi ki…
Oğuz ki bir roman kahramanı
No More Virgilius dedi ki…
Gökhan'a: Olmaz usta.
polente'ye: Olmaz be kadın!
Gökhan dedi ki…
Aslında ne kadar kızarsa kızsın ben Oğuz'un bir romana konu olabileeğine ciddi ciddi inanıyorum

Bu blogdaki popüler yayınlar

DEVRİM YAPACAADIK DA BİZİ BU İNTERNET BİTİRDİ

bu foto sadece erkek veya lezbiyen veya biseksüel okuyucunun dikkatini yazıya çekmek için konmuştur. Görsel meta tüketimi de insanda "çünkü ben buna değerim!" duygusu yaratıyor. "Koçum benim! Bunların hepsi sana vermek istiyor! Bak nasıl da sıraya girmişler" Son bir kaç gündür tuvalet kitabım Fransa'da 68'de neler olduğunu anlatan, unuttuğum adı da bu minvalde bir şey olan bir kitap. Ondan önce de Vietnam Savaşı'nı okuyordum. Benim için sanıyorum tuvalet aynı zamanda bir okuma mabedi haline gelmiş durumda. Tuvalet dışında okuyamıyorum. İşteki tuvalette ayrı kitap evdekinde ayrı kitap okuyorum. İşteki tercihlerim genelde kafa dağlamayan Amerikan romanları. Bir yandan Gore Vidal'in Düello'sunu bir yandan da Mario Puzo'nun Omerta'sını okuyorum işte. Evde ise genelde araştırma kitaplarından daha fazlasını almıyor kafam. Bazen sırf kitap okumak için çişim olduğu halde takılıyorum tuvalette. Evet manyağım belki, ama sanırım dış dünyanın t

"Makinalaşmak İstiyorum" Şiiri Üzerine

Virgillius'un şu yazısını okuduktan sonra bir cevaba girişip yorum kısmına koyacak oldum. Fekat yorumun limitlerinin almayacağı bir yazıya dönüştüğü için yazacaklarım, buraya almaya uygun görmüş bulunmaktayım efenim. Üstat hazır sen yokken meydanı boş bulup atıp tutayım biraz. “Makinalaşmak İstiyorum” şiiri Nazım Hikmet'in şiirinin gelişme döneminde denediği Fütürist akım dahilindeki bir iki şiirinden birisidir. Fütürist akım İtalya'da Marinetti tarafından başlatılmış daha sonra özellikle Rusya'da faşizme olan açık desteği paranteze alınarak geçmişe dair herşeyi reddeden cesur tavrı öne çıkarılarak Mayakovski ve Hlebnikov tarafından uygulanmıştır. Mayakovski'nin şiirinin bu kadar sert, açık ve kavgacı olmasının sebebi şairin manyak bakan gözleriyle birlikte bu akımdır. Nazım Hikmet'in KUTV'da eğitim görürken okuduğu ve çarpıldığı bu şiir biçimine öykünerek yazdığı bir şiirdir “Makinalaşmak İstiyorum” Biçimsel olarak oldukça özel bir yer tutar Türk şii

Aklıma Takılanlar

Kışın kafelerde, metrolarda filan bir kere bile kitap okuduğunu görmediğim yurdum burcuva kızı neden güneşlenirken kitabına gömülür? Ben biliyom nedenini de, ayıp değil mi güneşin altında kavrulan o zavallı kitabın yapraklarına be güzel ablam ama ya!