Ana içeriğe atla

mim koyanlar utansın

Borsalino kişisinin mimini mimlemek amacıynan bugünlerde sinir olduğum on adet şey bulup yazıyorum.

  1. Bizim arabanın üstüne otoparkın çatlağından damlamak suretiyle tavanı bembeyaz yapan, oto yıkamacıların geçiremediği, beni arabayı pasta cila vs.ye vermek zorunda bırakacak olan beyaz lekeler
  2. Linççiler, bugün gene bir haber vardı, tacizciyi ütülemişler
  3. Linççilere halk kendini koruyor diyerek çanak tutan kişi ve onun partisi
  4. Ona senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu demeyen ana muhalif kişi ve onun oyuncağı
  5. Uykusuz'u açıp da Fırat'ı görememek
  6. Durum 3-1'ken Güiza'nın kaçırdığı gol. Hala mı? Evet hala. Ne güzel gidiyodu maç 6'ya 7'ye
  7. Havanın soğumaya başlaması. Kış diye bi şey geliyomuş ondan oluyomuş öyle dediler.
  8. Bir zamanlar gitti gidiyor'dan ne bok yemeye aldıysam aldığım iki adet kameranın bir kamera etmemesi
  9. Koltukta sızarak uyumak fakat yatakta da uyku tutmamak
  10. Hayatımın gene fena halde tekdüze hale gelmeye başlaması

Üper koklar

Yorumlar

Panda dedi ki…
3 ve 4teki sinirlenme nedenleri bende de var. 2yi duymamıştım senden duydum sinirlendim. 5...bu da var bak bende. 6...beni de maçın hakkı 4-1 değilken böyle yenilmek sinirlendiriyor. evet hala...7 nefret ediyorum kıştan...azıcıkta 9...

bu konularda sana katılmamak elde değil...

Bu blogdaki popüler yayınlar

DEVRİM YAPACAADIK DA BİZİ BU İNTERNET BİTİRDİ

bu foto sadece erkek veya lezbiyen veya biseksüel okuyucunun dikkatini yazıya çekmek için konmuştur. Görsel meta tüketimi de insanda "çünkü ben buna değerim!" duygusu yaratıyor. "Koçum benim! Bunların hepsi sana vermek istiyor! Bak nasıl da sıraya girmişler" Son bir kaç gündür tuvalet kitabım Fransa'da 68'de neler olduğunu anlatan, unuttuğum adı da bu minvalde bir şey olan bir kitap. Ondan önce de Vietnam Savaşı'nı okuyordum. Benim için sanıyorum tuvalet aynı zamanda bir okuma mabedi haline gelmiş durumda. Tuvalet dışında okuyamıyorum. İşteki tuvalette ayrı kitap evdekinde ayrı kitap okuyorum. İşteki tercihlerim genelde kafa dağlamayan Amerikan romanları. Bir yandan Gore Vidal'in Düello'sunu bir yandan da Mario Puzo'nun Omerta'sını okuyorum işte. Evde ise genelde araştırma kitaplarından daha fazlasını almıyor kafam. Bazen sırf kitap okumak için çişim olduğu halde takılıyorum tuvalette. Evet manyağım belki, ama sanırım dış dünyanın t

"Makinalaşmak İstiyorum" Şiiri Üzerine

Virgillius'un şu yazısını okuduktan sonra bir cevaba girişip yorum kısmına koyacak oldum. Fekat yorumun limitlerinin almayacağı bir yazıya dönüştüğü için yazacaklarım, buraya almaya uygun görmüş bulunmaktayım efenim. Üstat hazır sen yokken meydanı boş bulup atıp tutayım biraz. “Makinalaşmak İstiyorum” şiiri Nazım Hikmet'in şiirinin gelişme döneminde denediği Fütürist akım dahilindeki bir iki şiirinden birisidir. Fütürist akım İtalya'da Marinetti tarafından başlatılmış daha sonra özellikle Rusya'da faşizme olan açık desteği paranteze alınarak geçmişe dair herşeyi reddeden cesur tavrı öne çıkarılarak Mayakovski ve Hlebnikov tarafından uygulanmıştır. Mayakovski'nin şiirinin bu kadar sert, açık ve kavgacı olmasının sebebi şairin manyak bakan gözleriyle birlikte bu akımdır. Nazım Hikmet'in KUTV'da eğitim görürken okuduğu ve çarpıldığı bu şiir biçimine öykünerek yazdığı bir şiirdir “Makinalaşmak İstiyorum” Biçimsel olarak oldukça özel bir yer tutar Türk şii

Aklıma Takılanlar

Kışın kafelerde, metrolarda filan bir kere bile kitap okuduğunu görmediğim yurdum burcuva kızı neden güneşlenirken kitabına gömülür? Ben biliyom nedenini de, ayıp değil mi güneşin altında kavrulan o zavallı kitabın yapraklarına be güzel ablam ama ya!