Bugün dışarı çıktım alışveriş yapmaya. Önce bir kafede oturdum, sigara içerek camdan gelen geçenleri seyrederken, yolda bir araba durdu. Bir zenci indi, kafeye girdi, bana geldi. "Bir sigaranızı alabilir miyim" dedi. Ben de uzattım. Teşekkür etti, çıktı, arabaya bindi ve uzaklaştı. Sigara isteme konusundaki yüzsüzlük Oscar'ını bu arkadaşa gönül rahatlığıyla teslim ettim. Bir alışveriş merkezinin dışındaki hemen dışındaki kafenin önüne, açıkhavaya konmuş masalardan birine oturdum, bir tane sütlü kahve söyledim. O sırada gençten bir Arap yanıma yanaştı. Sigara kağıdım olup olmadığını sordu, ben de cebimden Malboro paketimi çıkarıp gösterdim. Hayır anlamında. Bizim Arap, yanıma gelerek, çok teşekkürler edip paketten bir sigara aldı, yaktı. Onun performansı o kadar da Oscar'lık değildi. Sonra bana Arap olup olmadığımı sordu. Sakallar var ya... Ben de Arap olmadığımı, Türk olduğumu söyledim. Ooo çok güzel, İstanbul, Ankara, Antalya! Hemen kanka olduk ya, bana içip içmediği...