Ana içeriğe atla

Cüara


Eski solcu kelimeler de eski solcular kadar değişti. Cigara, sigaranın sosyalist haliydi, artık Ertuğrul Özkök kadar solcu. Bugün cigara, sigaranın kafa yapan hali, ama bu halde bile Ertuğrul’dan daha az liberal. Sigaranın beş hali var, yalın hali, yanık hali, sönük hali, sosyalist hali, kafa yapan hali. Çok esrarlı bir şey sigara… ya da cigara. İlk başlarda, yani tütün Eski Dünya’ya ilk geldiğinde puro yapraklarının artıklarından yapılırmış, fakirler içermiş. Marlboro ilk defa kadın sigarası olarak üretilmiş, sonrasını hepimiz biliyoruz. Bir bitkiyi yakıp dumanını içine çekmek ilk defa kimin aklına geldi hep merak ederim. Kesinlikle düz akıllı biri değildi. Düz akıllıların kafayı düzlemek gibi bir sorunları olmaz zaten. Kesin benim gibi bir daldı bu büyük kaşif. Ben de perdenin yakınında pamuk yakmanın ne gibi bir sonucu olduğunu denemiştim, buradan sigara gibi büyük bir icat çıkmadı tabi, yangın çıktı. Ama olsun, denemekten korkmadım, bu da bir şeydir. Nihayetinde bu boku bulan arkadaşın ellerinden öpüyorum ve cehennemde yanan bronz ruhunu şadetmek için bir tane daha yakıyorum.

Yorumlar

an(ı)lık dedi ki…
ülkemde yasa dışı görülen şeyi umuma acık bır yerde görünce ve de alınca kendimi bi tuaf hissettıydim:)
Gökhan dedi ki…
hımınııı! demek ki an(ı)lık hollanda gidip ot yolmuuuuş! :) Üç şey var elimizde, bir, kupa beyi olduğu, iki İstanbul dışında ya da İstanbul'un uç beyliklerinden birinde olduğu, üç hollanda'ya gidebilecek kadar zengin olduğuuuuu
an(ı)lık dedi ki…
kupa beyi??istanbulun dışından ancak yenice icinden olduğum avrupayı gezecek kadar zengin ama buna parası yetmeycek kadar pulsuz olduğum solenebilir:)hollanda işi şşşş:P
Gökhan dedi ki…
"efendım sevgili bayim ısrarlarıma dayanamadı" cümlesindeki "bay" kupa beyi oluyor

Bu blogdaki popüler yayınlar

DEVRİM YAPACAADIK DA BİZİ BU İNTERNET BİTİRDİ

bu foto sadece erkek veya lezbiyen veya biseksüel okuyucunun dikkatini yazıya çekmek için konmuştur. Görsel meta tüketimi de insanda "çünkü ben buna değerim!" duygusu yaratıyor. "Koçum benim! Bunların hepsi sana vermek istiyor! Bak nasıl da sıraya girmişler" Son bir kaç gündür tuvalet kitabım Fransa'da 68'de neler olduğunu anlatan, unuttuğum adı da bu minvalde bir şey olan bir kitap. Ondan önce de Vietnam Savaşı'nı okuyordum. Benim için sanıyorum tuvalet aynı zamanda bir okuma mabedi haline gelmiş durumda. Tuvalet dışında okuyamıyorum. İşteki tuvalette ayrı kitap evdekinde ayrı kitap okuyorum. İşteki tercihlerim genelde kafa dağlamayan Amerikan romanları. Bir yandan Gore Vidal'in Düello'sunu bir yandan da Mario Puzo'nun Omerta'sını okuyorum işte. Evde ise genelde araştırma kitaplarından daha fazlasını almıyor kafam. Bazen sırf kitap okumak için çişim olduğu halde takılıyorum tuvalette. Evet manyağım belki, ama sanırım dış dünyanın t

"Makinalaşmak İstiyorum" Şiiri Üzerine

Virgillius'un şu yazısını okuduktan sonra bir cevaba girişip yorum kısmına koyacak oldum. Fekat yorumun limitlerinin almayacağı bir yazıya dönüştüğü için yazacaklarım, buraya almaya uygun görmüş bulunmaktayım efenim. Üstat hazır sen yokken meydanı boş bulup atıp tutayım biraz. “Makinalaşmak İstiyorum” şiiri Nazım Hikmet'in şiirinin gelişme döneminde denediği Fütürist akım dahilindeki bir iki şiirinden birisidir. Fütürist akım İtalya'da Marinetti tarafından başlatılmış daha sonra özellikle Rusya'da faşizme olan açık desteği paranteze alınarak geçmişe dair herşeyi reddeden cesur tavrı öne çıkarılarak Mayakovski ve Hlebnikov tarafından uygulanmıştır. Mayakovski'nin şiirinin bu kadar sert, açık ve kavgacı olmasının sebebi şairin manyak bakan gözleriyle birlikte bu akımdır. Nazım Hikmet'in KUTV'da eğitim görürken okuduğu ve çarpıldığı bu şiir biçimine öykünerek yazdığı bir şiirdir “Makinalaşmak İstiyorum” Biçimsel olarak oldukça özel bir yer tutar Türk şii

Aklıma Takılanlar

Kışın kafelerde, metrolarda filan bir kere bile kitap okuduğunu görmediğim yurdum burcuva kızı neden güneşlenirken kitabına gömülür? Ben biliyom nedenini de, ayıp değil mi güneşin altında kavrulan o zavallı kitabın yapraklarına be güzel ablam ama ya!