Ana içeriğe atla

Bahar Temizliği

Karalar bağlamaktan sıkıldım. 15 yaşında olsaydım 15 sene daha kara bir sayfa görebilirdiniz. Ama insan yaşlandıkça umut istiyor, açıklık istiyor, ferahlık istiyor hayatında. İçten içe kararmaya başlayan bir şeftali olduğunu anlıyor çünkü. Bundan sonra bir süre böyle, sonra yeşil bir format buldum onu deniycem. Artık kafam kadar bir kafa resmi de yok. Daha sade, daha da sade, blogger.com transvestite diye bir format çıkarırsa anında çakarım, alacalı bulacalı, fosforlu, retro filan bir şeyler olursa anında. Eeeh yeter be! Kadınlığımı yaşayamadım sizin yüzünüzden aaayh!

Yorumlar

Puffy dedi ki…
En çok sevinen ben oldum üstadım inan.
Siyah zemin üstüne beyaz harfleri okuduktan sonra,her yeri harita metod defteri gibi görüyodum şerit şerit.
Adsız dedi ki…
tesadüfen gezinirken yolum düştü bloğunuza...iyiki de düşmüş yolum...takipteyim...:)
Tugc dedi ki…
Siyah valla cok zor okunuyor. Her seferinde siyah sayfa yapmaya yenik dussem de, beyazda daha iyi okunuyor. Beyaz oldukca kisiliksiz geliyor gerci bana ama , olsun. zaten kafamiz toptan karisik.
Adsız dedi ki…
Anaaaa, format değişmiş!!
Hakkı kim da? Hehehehe :D
Gökhan dedi ki…
Puffy, herkesin bu kadar rahatlayacağını bilseydim daha evvel şeyederdim ben oni.
Parilda, ben de yeni sezonun ilk ve temiz defterine yazı yazar gibi hissediyorum kendimi, bu biraz gıcık bir durum, kendi formatımı yaratacak olsam kareli defter koyar orasına burasına da el yazısıyla bir şeyler karalardım sanoorum
Bir güzel çift ispanyolların da dediği gibi bizi izlemeye devam ediniz.
Mügü, iyi ki format değiştirmişim çünkü o "Hakkı kim da" en başından beri durur benim blogda demek ki herkesin gözünden kaçoormuş.
Adsız dedi ki…
Yok, ben onu daha önceden de görmüştüm de bu vesileyle arada onu da söyleyeyim dedim.
Formata gelince ben eskisini de seviyordum. Aman efenim, yazınız da hangi formatta olursa olsun. Yeşilmiş, siyahmış, Hakkı'ymış, Gökhan'mış, bana fark etmiyor.
Fenerbahçeniz de verimli bir akşam geçirdi sanırsams. :)
Gökhan dedi ki…
Hakkı kim da! nihahahaha
Sarooaaaoaaaa lacövaaaaaaaaa saroaaaaaaaa lacövaaaaaaa en büyoöaaaaaaa Feneöaaaaaa
Arzu Pınar dedi ki…
selam. dediğin gibi format var. blogger moleskin yazıp, googla da bulabilirsin belki. ben tam adresini hatırlamıyorum.

hehe iç bir türlü rahat etmez, hep başka arayışlar, sürekli, daima...
Gökhan dedi ki…
baktım ama bulamadım henüz

Bu blogdaki popüler yayınlar

DEVRİM YAPACAADIK DA BİZİ BU İNTERNET BİTİRDİ

bu foto sadece erkek veya lezbiyen veya biseksüel okuyucunun dikkatini yazıya çekmek için konmuştur. Görsel meta tüketimi de insanda "çünkü ben buna değerim!" duygusu yaratıyor. "Koçum benim! Bunların hepsi sana vermek istiyor! Bak nasıl da sıraya girmişler" Son bir kaç gündür tuvalet kitabım Fransa'da 68'de neler olduğunu anlatan, unuttuğum adı da bu minvalde bir şey olan bir kitap. Ondan önce de Vietnam Savaşı'nı okuyordum. Benim için sanıyorum tuvalet aynı zamanda bir okuma mabedi haline gelmiş durumda. Tuvalet dışında okuyamıyorum. İşteki tuvalette ayrı kitap evdekinde ayrı kitap okuyorum. İşteki tercihlerim genelde kafa dağlamayan Amerikan romanları. Bir yandan Gore Vidal'in Düello'sunu bir yandan da Mario Puzo'nun Omerta'sını okuyorum işte. Evde ise genelde araştırma kitaplarından daha fazlasını almıyor kafam. Bazen sırf kitap okumak için çişim olduğu halde takılıyorum tuvalette. Evet manyağım belki, ama sanırım dış dünyanın t

"Makinalaşmak İstiyorum" Şiiri Üzerine

Virgillius'un şu yazısını okuduktan sonra bir cevaba girişip yorum kısmına koyacak oldum. Fekat yorumun limitlerinin almayacağı bir yazıya dönüştüğü için yazacaklarım, buraya almaya uygun görmüş bulunmaktayım efenim. Üstat hazır sen yokken meydanı boş bulup atıp tutayım biraz. “Makinalaşmak İstiyorum” şiiri Nazım Hikmet'in şiirinin gelişme döneminde denediği Fütürist akım dahilindeki bir iki şiirinden birisidir. Fütürist akım İtalya'da Marinetti tarafından başlatılmış daha sonra özellikle Rusya'da faşizme olan açık desteği paranteze alınarak geçmişe dair herşeyi reddeden cesur tavrı öne çıkarılarak Mayakovski ve Hlebnikov tarafından uygulanmıştır. Mayakovski'nin şiirinin bu kadar sert, açık ve kavgacı olmasının sebebi şairin manyak bakan gözleriyle birlikte bu akımdır. Nazım Hikmet'in KUTV'da eğitim görürken okuduğu ve çarpıldığı bu şiir biçimine öykünerek yazdığı bir şiirdir “Makinalaşmak İstiyorum” Biçimsel olarak oldukça özel bir yer tutar Türk şii

Aklıma Takılanlar

Kışın kafelerde, metrolarda filan bir kere bile kitap okuduğunu görmediğim yurdum burcuva kızı neden güneşlenirken kitabına gömülür? Ben biliyom nedenini de, ayıp değil mi güneşin altında kavrulan o zavallı kitabın yapraklarına be güzel ablam ama ya!