bu foto sadece erkek veya lezbiyen veya biseksüel okuyucunun dikkatini yazıya çekmek için konmuştur. Görsel meta tüketimi de insanda "çünkü ben buna değerim!" duygusu yaratıyor. "Koçum benim! Bunların hepsi sana vermek istiyor! Bak nasıl da sıraya girmişler" Son bir kaç gündür tuvalet kitabım Fransa'da 68'de neler olduğunu anlatan, unuttuğum adı da bu minvalde bir şey olan bir kitap. Ondan önce de Vietnam Savaşı'nı okuyordum. Benim için sanıyorum tuvalet aynı zamanda bir okuma mabedi haline gelmiş durumda. Tuvalet dışında okuyamıyorum. İşteki tuvalette ayrı kitap evdekinde ayrı kitap okuyorum. İşteki tercihlerim genelde kafa dağlamayan Amerikan romanları. Bir yandan Gore Vidal'in Düello'sunu bir yandan da Mario Puzo'nun Omerta'sını okuyorum işte. Evde ise genelde araştırma kitaplarından daha fazlasını almıyor kafam. Bazen sırf kitap okumak için çişim olduğu halde takılıyorum tuvalette. Evet manyağım belki, ama sanırım dış dünyanın t
Yorumlar
Bir de sabah uyanınca çok öksürdüm; iki patisiyle boynuma bir atlaşıyışı vardı ki, ben bunu benim için endişendiği ve bana sarıldığı şeklinde yorumladım. Gözlerim doldu valla, ne yalan söyleyeyim.
Kendisi her sabah işe gitmeden önce mahallede, her akşam iş dönüşü de Kabataş sahilde gezdirilecek. Ayrıca hafta sonu parklara ve köpek dostu kafelere gidip, her yerde gezdiricem onu. Çok heyecanlıyım.
Zevcenizle ise çekirdek çitleye çitleye üç bölüm Sex and the City patlattık. "Şu halimize bak" dedim, "Allah'tan cuma-cumartesi gecesi değil" dedi de, çok güldüm.
Sizi öpüyor, iyi tatiller diliyorum efenim.
kızınızın yada zevcenizin yerini tutamayız(thanx god)ama,biz de sizi özledik.
Fyi :)