Ana içeriğe atla

Gene Zevcemden İnciler

Dün gece Maya'yı yataktan kaldırmaya çalışırken:

"Maya gel buraya! Bak bi kere daha "zevcemden inciler"e konu olmak istemiyorum senin yüzünden! Gel buraya!"

Yorumlar

cebimdekimatara dedi ki…
bence burda laf çarpma var gelecek olan fırtınanın işaretleri mi acep:P
Gökhan dedi ki…
Evet bir aba altından sopa gösterme durumu söz konusu, böyle giderse kapının önüne konulacağım, o yüzden bir süre araştırmacı gazetecilik mesleğime ara vermeye karar vermiş bulunuyorum
Adsız dedi ki…
Zevceniz ve Maya minvalinde dönen bu mini hikayelere ben de bir ekleme yapmak isterim.

Geçenlerde kanepede Maya'nın binbir türlü hamlesini savuşturmaya çalışırken, Anıl'a "Ya, bir dursa sevicem aslında biliyor musun?" dedim. Bunun üzerine Anıl Bey de "Kargo'dan senin için geliyor: Yakın olmak için uzak dur Maya." dedi. Ben de buna bir koptum.

Aba altından sopa gösterme deyimini ise uzunca yıllar aba altında soba göstermek olarak bildim, anlamlandıramadım.
Gökhan dedi ki…
Abayı yıllarca çadır gibi bir şey olarak mı düşündünüz acaba Müge hanımcım?
Adsız dedi ki…
Yok yav, sözlük okuyan bir insan abanın ne olduğunu ilk sayfadan öğreniyor zaten. Fakat yine de benim senelerce yanlış anladığım şeylerle burdan köye yol olur Gökhan Bey'ciğim, yazayım bir ara blogumda.

Bu arada biraz önce zevcenizle rutin dedikodu seasımız naaasııl tatlı geçti, size (burada) anlatamam. Lakin kendisine yetki verdim, kendisi size (sadece size) anlatacak. Zevcenizden ısrarla isteyiniz ve şok olunuz efem.
Gökhan dedi ki…
aldım haberlerinizi efenim, çok fena bir empas kumpas kumkuması çevirmiş etrafınızı allahım kolaylık versin :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

DEVRİM YAPACAADIK DA BİZİ BU İNTERNET BİTİRDİ

bu foto sadece erkek veya lezbiyen veya biseksüel okuyucunun dikkatini yazıya çekmek için konmuştur. Görsel meta tüketimi de insanda "çünkü ben buna değerim!" duygusu yaratıyor. "Koçum benim! Bunların hepsi sana vermek istiyor! Bak nasıl da sıraya girmişler" Son bir kaç gündür tuvalet kitabım Fransa'da 68'de neler olduğunu anlatan, unuttuğum adı da bu minvalde bir şey olan bir kitap. Ondan önce de Vietnam Savaşı'nı okuyordum. Benim için sanıyorum tuvalet aynı zamanda bir okuma mabedi haline gelmiş durumda. Tuvalet dışında okuyamıyorum. İşteki tuvalette ayrı kitap evdekinde ayrı kitap okuyorum. İşteki tercihlerim genelde kafa dağlamayan Amerikan romanları. Bir yandan Gore Vidal'in Düello'sunu bir yandan da Mario Puzo'nun Omerta'sını okuyorum işte. Evde ise genelde araştırma kitaplarından daha fazlasını almıyor kafam. Bazen sırf kitap okumak için çişim olduğu halde takılıyorum tuvalette. Evet manyağım belki, ama sanırım dış dünyanın t

"Makinalaşmak İstiyorum" Şiiri Üzerine

Virgillius'un şu yazısını okuduktan sonra bir cevaba girişip yorum kısmına koyacak oldum. Fekat yorumun limitlerinin almayacağı bir yazıya dönüştüğü için yazacaklarım, buraya almaya uygun görmüş bulunmaktayım efenim. Üstat hazır sen yokken meydanı boş bulup atıp tutayım biraz. “Makinalaşmak İstiyorum” şiiri Nazım Hikmet'in şiirinin gelişme döneminde denediği Fütürist akım dahilindeki bir iki şiirinden birisidir. Fütürist akım İtalya'da Marinetti tarafından başlatılmış daha sonra özellikle Rusya'da faşizme olan açık desteği paranteze alınarak geçmişe dair herşeyi reddeden cesur tavrı öne çıkarılarak Mayakovski ve Hlebnikov tarafından uygulanmıştır. Mayakovski'nin şiirinin bu kadar sert, açık ve kavgacı olmasının sebebi şairin manyak bakan gözleriyle birlikte bu akımdır. Nazım Hikmet'in KUTV'da eğitim görürken okuduğu ve çarpıldığı bu şiir biçimine öykünerek yazdığı bir şiirdir “Makinalaşmak İstiyorum” Biçimsel olarak oldukça özel bir yer tutar Türk şii

Aklıma Takılanlar

Kışın kafelerde, metrolarda filan bir kere bile kitap okuduğunu görmediğim yurdum burcuva kızı neden güneşlenirken kitabına gömülür? Ben biliyom nedenini de, ayıp değil mi güneşin altında kavrulan o zavallı kitabın yapraklarına be güzel ablam ama ya!